21 May 2008

Teyemmümün Meşruyeti

Hazreti Aişe radıyallahü anhâ anlatıyor:

Resûlüllah aleyhisselâmın seferlerinin birinde kendisi ile beraber yola çıktık. Mekke'ye yakın

bir yer olan Beydâ, yahut Mekke ile Medine arasında bir yer olan Zât ile Ceyş'de bulunduğumuz sırada gerdanlığım kaybolmuştu. Gerdanlığımı arayıp bulmak için Allah'ın Resulü ile beraber diğer insanlar da burada durdular. Bu mahalde su olmadığı gibi, halkın da yanında su bulunmuyordu. Bu durum üzerine insanlardan bir kısmı Ebû Bekir radıyallahü anh'e gelerek:

Aişe ne yaptı, görmüyor musun? Peygamber aleyhisselâm ile beraberindeki insanlar da, yanlarında su bulunmadığı halde, su olmayan bir yerde durdurttu, dediler. Bunun üzerine Allah'ın Resulünün başı dizlerimde olarak uyurken Ebû Bekir radıyallahü anh geldi ve:

Peygamber aleyhisselâm ile yanlarında su bulunmayan insanları da susuz bir yerde hapsettin, dedi ve dilediğini söyleyerek beni azarladı; yumruğunu sıkarak arkama vurmaya başladı. Resûlüllah aleyhisselâmın dizimde uyuması sebebiyle yumrukları yiyor, fakat yerimden kımıldayamıyordum. Bu vaziyette Allah'ın Resulü susuz olarak sabaha kadar uyudu. Bu hadise üzerine Allahü Teâlâ «Su bulamazsanız temiz toprak ile teyemmüm ediniz» mealindeki âyeti kerimeyi indirdi. Peygamberin rakiplerinden biri olan Üseyd bin el Hudeyr:

Ey Ebû Bekir ailesi! Bu, sizin bereketinizle olanların ilki değildir, dedi.

Âişe radıyallahü anhâ devam ederek:

Bunun üzerine, üzerinde bulunduğum deveyi kaldırdık ve altında kalmış bulunan gerdanlığı bulduk, dedi.


(Buharî, Müslim, Ebû Davud, Neseî)
* * *

0 yorum: